Herkese Merhaba...
@kusadasi 28. projemizin konusu kaliteli yaşam ve bu projede siz degerli #siteemtcilere kaliteli yaşamdan bahsedeceğim.
Birçoğumuz kaliteli hatta çok kaliteli hayata sahip olmak ister , bunu için mücadele ederken ; birçoğumuzda kaliteli bir yaşama sahip olduğumuzu zannederiz.
Kaliteli yaşam denince akla ilk gelenler para ve sağlık olsada söz konusu uygulama olunca pek azımız sadece sağlığına dikkat ediyor, pek çoğumuzda paranın rengine kanıp ona erişmek istiyor.
Peki. Sağlık nedir ?
Sizler için açıklamaya çalışıyım. Sağlık yer yüzündeki bütün canlıların ihtiyacı olan biyolojik ve ruhsal bütünlüktür. Bu tanım evrensel tanımın dışında benim sağlığa bakış açımı yansıtan bir ifadedir. Sağlık denince akla ilk olarak kalp sağlığı yada diğer organlarımızn sağlığı aklımıza gelir . Ama atladığımız çok önemli bir organımız var ve bütün herşeyin endeksli olduğu yer'' BEYNİMİZ'' Sağlığını korumaya çalıştığımız bedenimizin aslında öneminin farkında iken asıl korumaya çaılıştığımız şeyin beynimiz olması gerektğini bilmiyoruz .
Sağlık konusu kaliteli yaşam için en başta gelen etkenlerden olduğu için ilk başta sağlık hakkında biraz detay vermeden bilgi veriyim istedim . Ama kaliteli yaşam nedir nasıl elde edlir bununla ilgili başlıklar altında makleme devam edeceğim. Biraz önce bahsettiğim iki önemli şey
-Sağlık
-para
Sağlığın baş harfini büyük yazarken paranınkini küçük yazdım . Sağlığın para dan önce geldiğini vurgulamak için ;
Gelin sağlıklı yaşamın şifreleri neymiş çözelim.
Herkes sağlıklı yaşam için koş, zıpla , gez , dengeli beslen gibi rutinleri ilk etapta başlıklandırırken ben ;
-ERKEN UYU ERKEN UYAN !diyorum.
Uyku düzeni insan sağlığını en başta etkileyen unsurlardan bir tanesidir. Tıp anlamında kanıtlanmış ve bir çok kutsal kitapta bahsi geçmiş bir ayrıntıdır.
uyku saatlerimizi kesinlikle 23.00 sonrasına ertelememeliyiz . Kalkış saatlerimizi 7 saati geçmeyecek şekilde ayarlamalıyız .. ''Eeee ben şimdi akşam 21.00 de yatıyorum sabahın köründe 04.00 demi uyanacam der gibi oldunuz . Evet! Çünkü sabah erken kalkan insanlarda zeka artşı gözlelenmiş ve ''alzaymer'' hastalığına yakalanma riski oldukça azalmıştır. Hatta bazı doktorlar alzaymer hastalarına sabah gün ağarmadan dışarda yürüyüş yapmaları konusunda uyarıda bulunduğu ve yürüyüşü yapan alzaymer hastalarının gözler görülür ilerleme katettiği gözlemlenmiştir.
- AZ YE ! YEMEKTEN SONRA ÇOK SU İÇ !
Yemek yemek hepimizin aksatmadan günde üç öğün yaptığı fiillerden birisi. Doymadan kalkan çok az insan var .Bunların bir çoğu sağlığını yitirmiş yada benim gibi mide rahatsızlığı olan veya gerçekten sağılığına dikkat eden kişilerdir. Evet arkadaşlar eminimki hayal kırıklığına uğrayacaksınız malesef acıktığımız zaman doymadan kalkmamız lazım. midelerimizim kapasiteleri var ve tam dolduğu zaman şişkinlik ,hazımsızlık ,kabızlık ve bir sürü rahatsızlığı peşinden geiriyor. bu saydığım rahatsızlıklardan birini hepimiz yaşamışızdır bizi nekadar zor duruma soktuğunu biliyoruz :) Bu yüzden sofradan doymadan kalkmamız lazım . MAddemizin başlığında yemekten sonra bol su için dediye belirtmiştim. Bir bardak kadar yemekten 5 dakika evel su içerseniz midenizin bir kısmı sıvı ile dolmuş olacak ve yemek yerken daha az yemekle doyacağınızı göreceksiniz. Yemekten sonra bol bol su tüketin . Çünkü yemek sonrası içilen su hazmı kolaylaştırırken sindirimi hızlandırıyor . bu da şikinlik belasından bizi kurtarıyor. Su hayatımızın en önemli sıvısıdır . Suyun tek bir yan etkisi var oda mutluluk :) bilim insanları tarafından tespit edilmiştir. Bol su tüketen insanların ciltlerinde gençleşme saçlarında parlama ve yüzlerinde mutluluk belirtilerine şahit olmuşlardır . Buda yaşam kalitemizi artırmak için basit ve ucuz bir yöntem :)
- HER İNSANA DEĞER VERMEYİN !
Evet üzülerek söylüyorum ki hayatımızı alt üst eden bizleri üzen ,küstüren hatta bazen yaşama hevesimizi elimizden alan insanoğludur. Toplum içerisinde ister istemez insanlara kapılıyor ve beklentilerşmşzş artırıyoruz. Aslında tam da bu noktada kontrollü olmamız gerekiyor . Belki değer vermememk değilde fazlasıyla beklenti içine girmemek en doğru telefuz olur . Çünkü insalrdan beklentimiz nekadar yüksek olursa okadar çok hayal kırıklığı yaşama riskimiz var ve bu olumsuz duygu çok ciddi anlamda hayat kalitemizi düşürüyor.
- PARAYA DA DEĞER VERMEYİN :)
Evet arkadaşlar para mutluluk, saadet ,sıcak bir aile ortamı ve sayamadığım bir çok şeyi alacak güce ne yazıkki sahip değil . Gelin kısa bir soru cevap yapalım ...
- SORU 1- PARAYLA EŞYA ALABİLİRMİYİZ ?
-SORU 2- PARAYLA DUYGU ALABİLİRMİYİZ ?
O zaman para ile mutluluk alamayız . Buda şu demek oluyor . Parayla yatlar,katlar,apartmanlar,lüks arabalar alabiliriz ,pahalı eşyalar kaliteli eşyalar alabiliriz fakat kaliteli bir yaşam sürdüremeyiz . Makalemin en başında bahsetmiştim sağlığın hayat kalitemize olan etkisini. Eğer gerçekten yaşam kalitemizi artırmak istiyorsak ve kaliteli bir dünya bırakmak istiyorsak mutlu olmanın yollarını aramalı ve gelecek nesillere bunu aktarmalıyız . Şayet bunun farkına varamaz sürekli olarak kaliteli eşyanın peşinde koşarsak aslında görmemiz gereken hatta burumuzun ucundaki mutluluğu kaçırabiliriz .... Neyse ben yine her defasında olduğu gibi makalenin akışını değiştirmeden kısaca toparlıyım. eğer kaliteli bir yaşam istiyorsak mutluluğu yakalamamız lazım MUTLULUK OLMADAN YAŞAM KALİTELİ OLMAZ ZULÜM OLUR ...