Baktım ki o kadar emek ve zaman harcayarak yazmaya çalıştığım yazılar pek fazla okunmuyor (ki zaten bu Steemit'te hep böyle), ben de uzun uzun kocaman yazılar yazmak yerine kısa paketler halinde yazılar yazacağım. Uzunca önemli bir konudan bahsetmek istediğimde yazılarımı bölüp partlar halinde yayınlamayı planlıyorum. Okumakla uzaktan yakından alakası olmayan bir milletiz. O nedenle Steemit gibi butik yerler, benim gibi bildiklerini, tecrübelerini, yazarak karşı tarafa iletmek isteyenler için biçilmiş kaftan gibi görünüyor. Ama burası bile benim düşüncelerime sahip arkadaşların derdine derman olmuyor. Okumakla hiç alakamız olmadığı gibi okumayı da bilmiyoruz. Steemit bu konuda çok daha avantajlı bir yer olmasına rağmen, hala daha yetersiz. Eminin siz değerli Steemit kullanıcıları ve takipçilerim okumakla uzaktan yakından alakası olmayan geriye kalan yurdum insanından daha farklı ve özelsiniz. İçlerinde en okuyanları sizlersiniz desem abartmamış olurum. Ama buna rağmen paylaştığım şeylerin gördüğü ilginin yetersizliği karşılığında şunu gönül rahatlığıyla diyebiliyorum ki, bilim, teknoloji ve felsefe gibi içeriği olan entellektüel yazılar Steemit kullanıcıları için bile yer yer fazla oluyor.
#Tr etiketi altında dikkatimi çeken bir şey var. Herkes anladığı şeyleri, hoşlandığı şeyleri paylaşmaya çalışmış. Ki bu son derece normal. Herkes her telden çalmış. Bu da normal. Ama ilgi alaka gören yazılara baktığımda şunu diyebiliyorum ki, karşı tarafa yalnızca o anlık hoş vakit geçirtebileceğine inanılan yazılar. Bir felsefeye, bir edebiyata, bir bilime, bir teknolojiye hayranlık ya da düşkünlük. Bu tip konular etrafında toplanma eğilimi olmadığını görüyorum. Bu büyük bir eksiklik. Bu bizim yazın işlerine toplumsal olarak ne kadar olmaması gereken noktadan baktığımızın bir göstergesi. Otobüsü ya da treni çoktaaan kaçırmış bir milletin evladı olduğumuz gerçeğini bilmemize rağmen bunu düzeltmek için bu platformda dahi olsa yönelimlerimize ilişkin herhangi bir değişiklik eğiliminde değiliz.
Steemit #tr topluluğunda bulunan, okuyan ve yazan, aktif yaklaşık 900 ila 1000 kullanıcı olduğunu tahmin ediyorum. Bunların yarısının yani 450 - 500 kadarının günlük ya da bir kaç günlük periyotlarda aktif olduğunu düşünüyorum. Herkesin upvote hakkı var. Upvote değerinin bu 500 kişi için ortalama 0.01$ olacağını varsayıyorum. Herhangi bir doğru düzgün #tr yazısına sırf emek verildi diye geçerken bile upvote verilse 0.01$ çarpı 500 eşittir 5$ eder. Yani siz o adamın yazdığı doğru düzgün yazı için ona 5$ kazandırmış olursunuz. O adama yazdığı (yani emek verip zaman harcadığı) yazı için kazandırılacak 3 ya da 5$'lık kazanç, herifi motive edecektir. Daha kaliteli şeyler üretebilmek için itici güç olacaktır. Upvote korkusu zaten bilinen bir şey. İnsanlar günde 10 upvote'tan fazla vermek istemiyorlar. O 10 upvote'unu da eşe dosta vs. şeklinde veriyorlar. Kaldı ki benim hesabım da biraz iyimser sanırım. Çünkü günlük #tr yazılarına %100 upvote weight ile düzenli upvote yapacak kişi sayımız belki 100 bile değildir oysa ki... Sonuçta ince hesabın ne olduğu ya da posttan net olarak ne kadar kazanıldığı ya da kazandırıldığı sadece bir mesele. Önemli olan ana konu, ilginin olmaması problemi. Şimdi şöyle düşünün; kime sorsak bilim teknoloji manyağıdır. 'Oo ben bayılırım abi bilime teknolojiye, hastasıyım' der. Ne okudun en son diye sorsan hiç birşey söyleyemez. Belgesel olarak ne izliyorsun diye sorsan hala daha aslan belgeseli diye sayıklar durur. 'Ee kardeş o halde git aktüel bilim kitabı al, git internetten bilim ve teknolojiyle ilgili e-kitap, pdf indir' desek 'Yoohhk ya şimdi o parayı veremem, paralı o paralı, hem vaktim yokkhki' çeker. 'Oldu o zaman al sana beleş aktüel bilim ve teknoloji yazısı, buyur bak, burda, Steemit'te yazdım ben. Yazanları filan da hem referans veriyorum. İlgilenirsin belki' dersin. Ne gelir bakar, ne ilgilenir, ne açar okur, ne de okusa bir yorum yazar ya da upvote verir. EEE!! Nerde kardeşim senin o, 'Oo bon boyolorom obi bölömö töknolojoyo, hostosoyom' naraların!!
Yok hocam, ne bilim, ne teknoloji, ne edebiyat, ne felsefe!!! Dürüst ol, açık ol. Hiç bir ilgin de yok alakan da! Tatava yapmayı kes artık bayıyosun...Üretmeden tüketmeyi sevdiğin gibi tüketmeyi de bilmiyorsun. Otobüsü kaçırmış bir milletin evladı olduğun gibi gelecek olan tüm otobüsleri de göbeğini kaşıya kaşıya hunharca kaçırmaya devam edeceksin...
Neticede efenim!! Burada biz bizeyiz. Öyle 450-500 kişi filan değiliz. 450 - 500 varız ama bir o kadar da yokuz.
Kendinize iyi bakın.. Bilimle kalın...
