Merhaba arkadaşlar;
Ayasofya diyince insanın aklına İstanbul’un Fatih ilçesindeki Sultanahmet camiinin karşısında bulunan Ayasofya camisi (bazıları kilise diyor) gelir. Ancak pek bilinmese de ülkemizde 4 adet Ayasofya camisi vardır.
Birincisi Sultanahmet Meydanında ve aralarında en büyüğü olan Ayasofya camii,
İkincisi yine Fatih ilçemizin sahil kısmında tren istasyonunun yakınında bulunan Küçük Ayasofya camii,
Üçüncüsü Bursa ilimizde şirin ilçesi İznik’te bulunan Ayasofya camii,
Dördüncüsü ise benim memleketim olan Trabzon’da bulunan Ayasofya camii.
Küçük Ayasofya camisi ve İznik’te bulunan Ayasofya camisinde namaz kılmak nasip oldu, çok şükür. Trabzon Ayasofya’da henüz kılamadık ama inşallah gittiğimiz zaman oda nasip olur. En büyük hedef İstanbul’daki maalesef Türkiye’nin bağrına saplanmış hançer misali hala müze olarak duran Ayasofya camii.
Bizler Müslümanlar olarak Ayasofya camisine bilet alıp girmek değil, abdest alıp girmek istiyoruz. Ayakkabılarla dolaşmak değil, secdeye varmak istiyoruz.
İnşallah rabbim yakın zamanda onu da bize gösterir.
Bildiğiniz üzere Fetihlerden sonra bu Ayasofyaların tümü kiliselerden camilere çevrilmiş ve cumhuriyet dönemine kadar böyle devam etmiştir. Bunlardan biride 1959 yılında restorasyona başlanan ve 1964 yılında müzeye dönüştürülen Ayasofya camiidir.
Trabzon Ayasofya Camii hakkında kısa bilgi vermek istiyorum.
Ayasofya camii, Trabzon İmparatorluğu'nu kuran Komnenos mensubu aileden gelen aynı zamanda kral olan I. Manuel tarafından 12. Yüzyılın ortalarında yaptırılmıştır. Yapılış amacı Manastır Kilisesi olan Ayasofya, kelime anlamı olarak ta "Kutsal Bilgelik"dir.
İstanbul’u 1453 yılında fetheden Osmanlı Padişahı Fatih Sultan Mehmed Han'ın doğuya doğru ilerleyerek fetihlerine devam etmesi ve 1461 yılında Trabzon’u da fetih halkasına katması ile burayı camiye çevirir. Ayasofya’nın cami olması için görülen eksikliklerden minber ve müezzin mahfili de eklenince tam bir camii havasına bürünür ve dediğimiz gibi 1959 yılına kadar cami olarak kullanılır. Birinci dünya savaşı aşırasında Ruslar tarafından işgal edilen Trabzon’da burası depo ve askeri hastane olarak bir dönem kullanılsa da, tekrar cami olarak kalmaya devam eder.
Ta ki batılı devletlerin, tarihi gün yüzüne çıkarma yalanları ve gereken masrafları karşılayarak başlatılan restorasyonlar bir türlü bitmez ve sonuç olarak 498 yıl boyunca camii olarak kullanılan yapı müzeye çevrilir.
Aradan geçen 53 yıl boyunca boynu bükük kalan Ayasofya 2013 yılında cami olarak ibadete açılınca tüm Müslümanların sevince boğulmasının yanı sıra, batılı devletlerin kudurduklarını gözlemledik. Bursa’daki Ayasofya camiinin de ibadete açılması ile 3 Ayasofya özgürlüğüne kavuşmuş oldu. Darısı baba Ayasofya’nın başına.
Görüşmek üzere...