ENG
Hello everyone! Today is the 3rd day of the 15-day adventure. My second post in my adventure will continue with a summary of my holiday. I think this is the last. Even the summary is a holiday that holds at least 2 posts. 😂 It will be very difficult for me to complete this adventure in the hot weather in Izmir. Because the heat makes me swelter and hits the ground. Even in public transport, I want to throw myself into the corridor and struggle on the ground. 😂 I think this heat is worldwide. A friend of mine who recently called from Germany also complained about the heat. However, they usually complained about the weather not getting warmer. I hope this is not the beginning of a disaster. I don't want to enter the pandemic process again. 😱
After Gebze, we went to Kadıköy, it was after 11 pm. Nevertheless, since it was Friday or Saturday, everywhere was crowded. The night was going on. For a while, with every step we took, we walked, filled to the marrow with the pleasure of being here. Afterwards, we sat in a bar on the street where we came to the conclusion that the most diverse profile of people was passing by. Actually, the place where we sat was the street. Only the tables and chairs were in front of that bar. In fact, there were groups of people a little further away who took their drinks from the kiosk, sat on the pavement, stood on the street, drank something and chatted. That's what we thought. But if I'm going to drink beer, I want to be close to the toilet 😂
(Note: Since we have never taken a photo in Kadıköy, I will add an old photo of me).
I stayed in Istanbul for a few more days. During this period, I did not have much activity except seeing another baby. I have been waiting for an opportunity to see this baby since she was born. Now, I could only see her after she is over a year old. This age estimation is completely related to my criteria, which is not based on any scientific data. Maybe the baby is older or younger. My criterion is; if the baby can walk, it is over a year old. 😂 And this baby must be over a year old.😂 Although my mum claims that I started walking when I was 7-8 months old. But when I research the day she claims to be my birthday, I ignore this information because the date, time, day and season she says do not match.😂
When I returned to Izmir, I was feeling very tired. Nevertheless, I was only able to stay for one day. We made preparations in this one day. The next day my girlfriend's annual leave was starting. We set off with the car I bought from my friend. I didn't take passengers from the application because it was very enjoyable to travel a long way with my girlfriend. At the end of our pleasant journey, we reached Akçay. And when we got there, we lowered the average age of the city quite a bit. 😂 Although we lowered the average age, we enjoyed the 3 days we spent here. This made us think that we were getting older.
Although we planned the Akçay part of our holiday as a sea holiday, we only went to the sea for one day. As we realised there, we were very close to the Kaz Mountains. On the other two days, we went to two different waterfalls in the Mount Ida Mountains, which we had never been to before. Both of them were really enjoyable places. It was the first time I had been on such an excursion. Especially in the second waterfall we visited, the exciting hike to reach the waterfall by stepping on the stones on the cold water flowing through a canyon was very enjoyable.
After Akçay, we set off on the long road again. Our route was Istanbul. This was going to be my 3rd Istanbul journey in the same period.😂 I couldn't get enough of it. 😂 I even seriously thought about settling in Istanbul on this trip. Of course, then I gave up when I came to Izmir. 😂 Although the activities in Akçay made us physically tired, our journey to Istanbul was enjoyable. This time we went to another neighbourhood, Beyoğlu, to my girlfriend's brother who lives there.
We had allocated only 2 days for Istanbul. But after we left, every breath we breathed while walking on the streets of Cihangir tricked us step by step and made us increase the duration to 3 days. It was these breaths that triggered my idea of settling in Istanbul. 😂 Still, I didn't make any firm decisions because I was trained for scammers. 😂
Is it over? Of course not. We are just getting started. 😂 On our return to Istanbul, we rested for a day in Izmir. When I say rested, we prepared for a holiday again and went to raki in the evening. We can't stay behind anything. 😂 The next day, we switched to motorbike because I gave my friend his car. We went to the tent camp in Gümüldür, where I had been before and stayed with my old drunkard. This time we took our own tent.
Although this is our second tent camp experience, I count it as the first one because we stayed only for 1 day in the first one. During the four days we spent here, we swam in the sea in the camp during the day and sat and drank on the beach until late at night in the evenings. Since we didn't go out of the camp much, we also rested physically in this last leg of our holiday. After all that road, the forest and the sea were like medicine for us. Yes, it is over now. We can start moving again at any moment 😂
Translated with DeepL
TR
Herkese merhaba! Bugün 15 günlük serüvenin 3. günü. Benim serüvendeki ikinci paylaşımım da tatilimin özetini anlatmakla devam edecek. Sanırım bu son. Özeti bile en az 2 paylaşım tutan bir tatil. 😂 İzmirde devam eden sıcak havalarda bu serüveni tamamlamak beni çok zorlayacak. Çünkü sıcak beni mayıştırıp yerden yere vuruyor. Toplu taşımada bile kendimi koridora atıp yerde debelenmek istiyorum. 😂 Sanırım bu sıcak dünya genelinde var. Geçenlerde Almanya’dan arayan bir arkadaşım da sıcaktan yakındı. Halbuki onlar genelde havaların ısınmamasından yakınırlardı. Umarım bu bir felaketin başlangıcı değildir. Tekrar pandemi sürecine girmek istemiyorum. 😱
Gebze’den sonra, Kadıköy’e gittik. Saat 23’ü geçiyordu. Gene de o gün Cuma ya da Cumartesi olduğu için her yer kalabalıktı. Gece devam ediyordu. Bir süre, attığımız her adımda, iliklerimize kadar burada olmanın hazzıyla dolarak yürüdük. Sonrasında ise en çeşitli insan profilinin akıp geçtiği kanaatine vardığımız sokakta, bir bara oturduk. Aslında oturduğumuz yer sokaktı. Sadece masa ve sandalyeler o barın önündeydi. Hatta az ileride de bu şekilde düşündükleri için içeceklerini büfeden alıp, kaldırımda oturan, sokakta dikilerek bir şeyler içip, muhabbet eden gruplar vardı. Biz de bunu düşündük. Fakat bira içeceksem tuvalete yakın olmak isterim.😂
(Not: Kadıköy’de hiç foto çekinmediğimiz için eski bir fotomu ekleyeceğim.)
İstanbul’da birkaç gün daha kaldım. Bu süreçte ise başka bir bebek görme dışında çok bir aktivitem olmadı. Bu bebeği doğduğundan beri görmek için fırsat kolluyordum. Şimdi, bir yaşını geçtikten sonra ancak görebildim. Bu yaş tahminim tamamen benim hiçbir bilimsel veriye dayanmayan kriterimle alakalı. Belki de bebek daha büyük veya daha küçüktür. Benim kriterim şu; eğer bebek yürüyebiliyorsa, bir yaşının üzerindedir. 😂 Ve bu bebek bir yaşının üzerinde olmalı.😂 Gerçi annem benim 7-8 aylıkken yürümeye başladığımı iddia ediyor. Ama doğum günüm olduğunu iddia ettiği günü araştırdığımda, söylediği tarih, saat, gün ve mevsim uyuşmadığı için bu bilgiyi yok sayıyorum.😂
İzmir’e döndüğümde, çok yorgun hissediyordum. Gene de sadece 1 gün durabildim. Bu bir günde de hazırlık yaptık. Ertesi gün kız arkadaşımın senelik izni başlıyordu. Arkadaşımdan aldığım arabayla yola çıktık. Kız arkadaşımla uzun yol yapmak çok keyifli olduğu için uygulamadan yolcu almadım. Keyifli yolculuğumuzun sonunda Akçay’a ulaştık. Ve oraya vardığımızda, şehrin yaş ortalamasını epey aşağılara çektik. 😂 Her ne kadar yaş ortalamasını aşağı çektiysek de burada geçirdiğimiz 3 günde çok keyif aldık. Bu da bize artık yaşlandığımızı düşündürttü.
Tatilimizin Akçay kısmını deniz tatili olarak planladıysak da sadece bir gün denize gittik. Orada fark ettiğimiz üzere, Kaz Dağları’na çok yakınmışız. Biz de diğer iki günde, hiç gitmediğimiz, Kaz Dağları’nda bulunan iki farklı şelaleye gittik. Gerçekten her ikisi de çok keyifli yerlerdi. İlk defa böyle bir geziye çıkmıştım. Özellikle ikinci gittiğimiz şelalede, bir kanyonun içerisinden akan soğuk suların üzerindeki taşlara basarak şelaleye ulaştığımız, heyecanlı yürüyüş çok keyifliydi.
Akçay’dan sonra, tekrar uzun yola çıktık. Rotamız İstanbul. Bu benim aynı süreçte 3. İstanbul yolculuğum olacaktı.😂 Bir türlü doyamadım. 😂 Hatta bu gidişimizde, ciddi ciddi İstanbul’a yerleşmeyi bile düşündüm. Tabii sonra İzmir’e gelince vazgeçtim. 😂 Akçay’daki etkinlikler bizi fiziksel olarak yorsa da, İstanbul’a olan yolculuğumuz keyifliydi. Bu kez başka bir semte Beyoğlu’na gittik. Orada yaşayan kız arkadaşımın abisinin yanına.
İstanbul için sadece 2 gün ayırmıştık. Fakat gittikten sonra, Cihangir sokaklarında yürürken soluduğumuz her nefes bizi adım adım kandırıp, süreyi 3 güne çıkarmamızı sağladı. İşte benim İstanbul’a yerleşme fikrimi tetikleyenler de bu nefeslerdir. 😂 Gene de dolandırıcılara antrenmanlı olduğumdan kesin kararlar almadım. 😂
Bitti mi? Tabii ki hayır. Daha yeni başlıyoruz. 😂 İstanbul dönüşünde, İzmirde bir gün dinlendik. Dinlendik derken, tekrar tatil hazırlığı yapıp, akşamına da rakıya gittik. Hiçbir şeyden de geri kalamayız. 😂 Ertesi gün, arkadaşıma arabasını verdiğim için motorsiklete geçtik. Daha önce gittiğim ve yaşlı ayyaşımla kaldığım, Gümüldür’deki çadır kampına gittik. Bu kez kendi çadırımızı da götürdük.
Bu bizim ikinci çadır kampı deneyimimiz olsa da ben bunu ilk sayıyorum. Çünkü ilkinde sadece 1 gün kalmıştık. Burada geçirdiğimiz dört gün boyunca, gündüzleri, kamp içerisinde bulunan denizde yüzüp, akşamları da gece geç saatlere kadar, sahilde oturup içtik. Kamp dışarısına çok çıkmadığımız için tatilimizin bu son ayağında, fiziksel olarak da dinlendik. Onca yoldan sonra orman ve deniz bize ilaç gibi geldi. Evet artık bitti. Her an tekrar harekete geçebiliriz.😂
Bu paylaşım, Türkçe’den İngilizce’ye DeepL sitesinden çevirilmiştir.